(agos, derkenar, iki kasım ikibinoniki)
Kölelik nasıl ki
Avrupa’nın sömürgeci deneyimiyle iç içe geçmiş bir olguysa, köleliğin
kaldrılması da genelde anti-kolonyal mücadelelerin bir parçasıymış gibi
düşünülür. Oysa kölelik karşıtı kampanyalar, sömürgeciliğin göbeğinde, hiç de
anti-kolonyal bir tona sahip olmadan başlamıştı. 1800’lerin başında, belki de
ilk modern ‘sivil toplum’ hareketini oluşturan kölelik karşıtı hareket,
Afrikalı kölelere karşı bir vicdan muhasebesini elbette barındırıyordu. Ancak
kampanyanın hızla yaygınlaşıp hükümet desteği de görmesi, Adam Smith sonrası
ekonomi anlayışının malların ve iş gücünün serbest dolaşımını kutsamasıyla;
kabuk değiştiren emperyalizmin, bir köle yerine bir ucuz işçi ve müşteri
kazanmayı daha kârlı bulmaya başlamasıyla yakından ilgiliydi.