17 Eylül 2010

iki ağaç arasında tesadüfler...

huzursuzum.

eve gelmeden önce, bir arkadaşıma, eve dönmekten hoşlanmadığımdan bahsettim. gece dışarıda takıldıktan sonra eve dönmekte, tam anlamlandıramadığım ama beni rahatsız eden bir şeyler olduğunu söyledim. bir anlamsızlık hissinin içimi doldurduğunu, dışarıda olmanın da, içeri gitmenin de benden soyutlandığını, garip bir boşluğa düştüğümü düşünüyordum bunları söylerken. o da benzer şeyler hissettiğini söyledi. bu kadar kişiselmiş gibi görünen şeyleri paylaşıyor olmak, birbirimizi yanlış anladığımızı (ve yanlış anlamalarda buluştuğumuzu) mı gösteriyordu, bilmiyorum. "eve yürürken, her şey sakinleşir, hızlı geçen son saatler yeniden yavaşlar ve hayat berraklaşır. berraklaşan hayat da, tüm huzursuzluğunu ortaya çıkartır."a benzer bir şeyler söyledi, ben söylemiş olsam, en azından, bu şekilde söylerdim...

"after every party I die" çalarken eve döndüm. eve dönünce foals çalmaya başladım, dünden beri o çalıyordu.

sosyal medyalar önüme serdi paylaşımlarını. bir arkadaşım, nazım hikmet'ten gelmişti, o en etkili sözleriyle:

"...bakkal karabetin ışıkları yanmış
affetmedi bu ermeni vatandaş
kürt dağlarında babasının kesilmesini
fakat seviyor seni çünkü sen de affetmedin
bu karayı sürenleri türk halkının alnına..."

yanında hrant'ın cenazesinden bir fotoğraf vardı. kendimi seçtim. yüzbinlerceydim. bir hiç kaldığımı fark ettim.

dışarıdayken konuşmuştuk zaten, biliyordum, ama okuyunca başka oldu, "iyi çocuklar" hâlâ sahnedeydi. insanları öldüren mayınlar ve yanlarında bulunan tsk çantaları. şemdinli'de bomba patladığında neler yapmakta olduğumu düşündüm. içim sıkıştı.

sonra üzerinde bayrak olan bir formayı giyenleri sevmenin ezikliğiyle, ama heyecanla ve coşkuyla izlediğim basketçilerin prim mevzularını okudum. hayatın insanı doğru zamanlarda pişman ettiğini hatırladım.

foals'un 2 trees'ini dinledim. "just breathe slow" dedi. beceremedim.

***
huzursuzum.

eve dönmek huzursuz bir şey. neyse ki, evden gidiyorum şimdi. gece dışarıda olmamın sebebinin, arkadaşlarla veda yemeği olması ise, sadece bir tesadüf.

Hiç yorum yok: