kafamın içinde dönüp dolaşan çeşitli sahneler...
iki sene önceydi. böyle bir havaydı. gecenin bir yarısından sabahın körüne uzanan o pek ölçülemeyen modern öncesi zamanlarda, yabancı bir şehrin sokaklarında yürüyordum. türkiye'den ölüm haberi almıştım. sarıldığımda beni anlayacak, kollarında titreyebileceğim kimse yoktu. telefonuma bir mesaj geldi, kuşlar ve ölüm üzerine. telefonuma ve kuşlara sarıldım.
***
dedem bir hastane yatağında yatıyor. on gün önce onu son kez gördüğüm, son kez öptüğüm, ona son kez sarıldığım yatakta. penceresinin dışında yağmur yağıyor. yattığı pozisyonu değiştirtiyor, yağmuru izleyebilmek için.
***
mümkün olan en ruhsuz ortamda, en saçma görüntüyü yaratmak için, yabancı bir ülkenin evrensel starbucks'ında oturuyorum. internet ve annem, ne güzel. gmail chat'in küçücük penceresi, sağ köşede. "dedem nasıl?" diye soruyorum. "artık iyi" diyor. "üzerinde kiraz yediğimiz mezarda" diyor. ağlıyorum. öylece, kendi kendime. fi tarihinde hakkında yazdığım kız gibi belki ama muhtemelen daha çirkince...
***
bu gece yağmur yağsın ve ona sarılayım istiyorum. ingiltere'deyim, ne kadar zor olabilir ki, değil mi?
iyi uykular dede...
8 yorum:
Basin sagolsun Mehmet :(
Başın sağolsun arkadaşım...
Acini paylasirken bizlerin de acisini paylastigini hissettim, duygulandim, bu yazi kendi rahmetli dedeme yazilmis gibi de sahiplendim..Eksik olma Memet
Icim doldu okurken, anneannemi hatirladim. Neredeyse on yil onceydi, yagmurlara sarilmadim, ama ardindan 'cennete mektup' yazdim...Yuregine saglik Mehmet.
Hiç kimsenin, yağmurun bile
Böyle hüzünlü sözleri yoktur.
Basin sagolsun mehmet, dede kaybetmek acidir bilirim...yagmur iyidir sarilmak icin...
Başın sağolsun.
yagdi mi peki o gece yagmur? merakimdan. bi de önden gidenler, beklerler sevdiklerini orda.. her giden bulur sonra orda birbirini..
Yorum Gönder