insanın bazen oryantalizmi tutuyor işte böyle, hele ki aynı meridyenler civarında kalınmış olmasına rağmen "orient"e gidildiyse...
güneş doğu'dan doğar, bir kış gecesi de doğu'dan doğuyor. üzerindeki beyaz örtüyü, işte bu kış gecesi'nde atıyor.
bazen isimsiz değildir, bazen bir kış gecesi eğer bir yolcu'dur.
5 yorum:
"onunla yatarken, sanki aradan geçen uzun yıllarda ne bir erkek, ne de o büyük acılar var. dipdiri kalmış bir sevgi, bir istek var yalnız. yıllar,olaylar beni hiç yıpratmamış, aksine duygularıma yön vermiş. güzelin, bir insanı sevmenin, bir insanın teninin okşamanın, bir insanla birleşmenin kutsallığını, bu kutsallığın tadına varmayı öğretmiş bana. yatmaların hepsi aynı güzellikte değildir. düşünüldüğünde insanın tüm bedenini titreten, boşalmaya vardıran yatmalar vardır. onunla boşalmak öylesine doyumsuz ki, sanki bu ülkede güneş doğudan doğuyor ve gerçekten batıdan batıyor."
tezer özlü.
oh...güneş varmış!
böyle tabir edecektim zaten, biliyordum...
ömrümde, beyazın bana karanlığı ifade ettiği başka bir durum hatırlamıyorum.
Burayı okumaya başlayalı çok olmadı. Ama alışmıştım o gizeme. Sanki yıllardır bir kış gecesindeydim. Beyaz bir örtü altında. Sadece bakmayı bilene görünen yerde.
Neyse artık doğudayız. Değişim iyidir galiba.
Şafak sökmeden önceki karanlık nedeniyle blog siyaha bürünmüş galiba...
"Ay'ın ihtişamı karanlığı yarıyor..."
Uzun süredir ne yorum var nede bir yazı. Varolmayan Şövalye bekletiyor bizi. Ama bugün özel bir gün. En azından 4 yılda bir yaşanıyor. Ben unutmam gereken çok şey yaşadım. Sığınacak biryer aradım. O yüzden rahatsız ettim. Lütfen yeni bir yazı doğur artık.
Yorum Gönder